18 Şubat 2012 Cumartesi

Okumak Zor Zanaat

Hiç bilgisayarda bi oyun oynamayı çok istediniz ama o gece sadece 2-3 saat vaktiniz olduğu için vazgeçip o süreyi boş boş geçirdiğiniz oldu mu? Ve ondan sonra da çok vakit bulduğunuzda da o oyunu oynamak istemediğiniz oldu mu? Bunlar bana çok oluyo. kasım ayında çıkan Battlefield 3'ü o sıra sadece h.sonları eve gelince oynıcağım için hiç başlamadım 15 tatile attım ama 15 tatilde de hevesim kaçtığı için veya başka sebeplerle oynamadım.

Şimdi gelelim asıl mevzuya bi öğrenci hayatında çok şeyi böyle erteliyo film izlemek, arkadaşlarıyla vakit geçirmek, teknolojinin ilgi duyduğu alanlarını araştırmak, tuttuğu takımı desteklemek vb.(bu örnekler biraz kişisel oldu ama boşver)  gibi hobilerini çoğu zaman erteliyo ve erteledıkten sonrada bi daha zor yapıyo. Hatta bu ertelenenlere hobi olmasa da ders çalışmayıda ekleyebiliriz. Çünkü o da çoğu kez ertelenir ve yapılmaz. Neyse konumuz ders değil hobilerimiz.

Hobilerimizi bu kadar çok erteleyen şey bizim 1. sınıftan 5.sınıfa boşuna zaman harcadığımız 3 sene zorunlu olduğu için gittiğimiz ve her sene kalınsa bile geçtiğimiz lisede 8 seneyi tekrar ettiğimiz, üstüne 8 senede çok rahat öğrenebileceğimiz gereksiz bilgi dolu eğitim sistemimiz. Bizi bu kadar güzel şeyden mahrum eden sistemin bi direği var bilirsiniz ÖSYS sınavları. Sistem dediğimiz velet bizi bu kadar erteletiyosa bunun peder'i olacak sınav napsın boş durur mu? O da artistliğini koyuyo ortaya siz 1-2 ay erteletirseniz bende 1 yıl erteletirim diyo veriyo odunu. 

Tabi herkes bunları dönülmesi zor olduğu anlarda anlıyo ve el mahkum giriyo kendisi için yazılmış seneryonun içine.

Bir insanın en verimli çağında çok istediği ve zevk aldığı şeyleri ertelettiren bi eğitim ne kadar eğitir ki?
Bence insanlar hobi denilen bi sözcüğün kuklası olmuşlar(ben dahil). Yapmak istediği fakat yapamadığı her şeye hobi der olmuşlar. Bu ülkenin çöpçüye de ihtiyacı var sözü genelde okulda dikiş tutturamayanlar için söylenir ama bence bu söz yeni bi eğitim sisteminin amacını belirleyen bir söz olabilir. Kim ne olmak isterse onu yapması için eldeki kullanabilecek tüm imkanları kullandırtsalar. Ben bi sorun olacağını sanmam. Mesela bi öğretmen(yeni mezun) iş bulamıyorum diye şikayetçi.-Sistem öyle ki insanları belli bi yola itiyo ama o yolun sonunuda uçuruma bağlıyo.- O yeni öğretmen adayını annesi babası öğretmenleri babanesi ananesi bi üniversite okuma yoluna itmeseydi de müzik yapmak, spor yapmak ister misin deseydi belli ülkede herşey bu kadar saçma olmazdı. Ailenin önemi de bu zaten BİREY YETİŞTİRMEK.-Aile bireyi, aileler bireyleri, bireyler de toplumları oluşturuyosa yukarıda 'caps lock' açık şekilde yazdığım tamlamada çok önemli birşey olmalı.- Burda ki suç sadece ailede mi peki hayır herkesde biraz suç var. Ama asıl suç bizleri yönetmesi ve yönlendirmesi gereken aydın dediğimiz entelektüel takılan dağdan inmelerde. Mesele baya dallanıyo bırakalımda benim yaşımdaki össusların problemine geçelim.

Ben 11.sınıf öğrencisiyim seneye ÖSYS sınavLARına giricem ve bi senemi tamamen kafa mı boş bilgilerle doldurmaya çalışarak geçiricem ve sonunda da onları unutucam bu arada da 1 sene boyunca çoğu HOBİmi yapmayı azaltıcam. Azaltmam falan demiyorum bakın yada diyemiyorum direk yapıcam diyorum yani ben artık bu olayın kendim için yazılmış senaryosunda sonsuz kontratlı başrol oyuncusuyum. 

Bir çocuğum olursa ona herkes gibi olmamayı aşılıyacağımm ve her ne yapmak isterse her zaman onun arkasında olucağımı ona HİSSETTİRİCEM. 

Ben hala bu sistemden uzaklaşmaya çalışıyorum ve biraz biraz da olsa ileride başarıcam diye düşünüyorum. 

İlk Şikayet olarak bu yeterli diye düşünüyorum. Bakalım devamı gelir heralde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder